www.onlymyko.com                                      ko cuce

ko cuce                                      ko cuce

ko cuce                                      ko cuce

Knight Online'nin Doğuşu ve Batışı

[XFB] Konu Bilgileri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde KoRehberi Ve Ko Rehberi kategorisinde Byflas02 tarafından oluşturulan Knight Online'nin Doğuşu ve Batışı başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 6,430 kez görüntülenmiş, 0 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı KoRehberi Ve Ko Rehberi
Konu Başlığı Knight Online'nin Doğuşu ve Batışı
Konbuyu başlatan Byflas02
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Byflas02

Byflas02

Yeni Üye
Normal Üye
Katılım
1 Kas 2019
Mesajlar
56
Tepkime puanı
7
Online Süresi
0
Puanları
0
Yaş
34
Ofline
1-knight online tarihi doğuşu ve batışı
NOT : ALINTIDIR !
MMO Tarihi serimizde bu hafta yine tek bir oyunun tarihi hakkında konuşacağız. Geçen haftalarda hatırlarsanız sizlerle World of Warcraft’ın çıktığı yıllardan konuşmuş ve o zamanların oyunlarından az da olsa bahsetmiştik. Fakat bazılarınızın farkettiği gibi o dönemin Türkiye’de patlama yapan oyunundan hiç bahsetmedim. Birçok okuyucumuz Knight Online’ı unuttuk zannetsede, biz Knight Online için özel bir yazı hazırlamayı düşünmüştük. Yakın zamanın ülkemizde öncü MMO’su olan Knight Online ne bizim ne de sizin unutmamanız gereken bir yapım. Gelin o kısa ama nostalji dolu yıllara geri dönelim.

2004 yılına kadar dünyada popüler olan Ultima, Lineage, Mu Online, EverQuest gibi oyunlar ülkemizde sadece belirli bir kesim tarafından oynanabilmekteydi. Bunun nedeni birçok oyunseverin evinde yeterli internet bağlantısı bulunmaması, ücretlendirme sistemi ve bu oyunların belirli seviyede yabancı dil istemesi gibi etkenlerdi. Hatta birçok oyuncu bu saydığım oyunların varlığındna bile habersiz bir biçimde evlerinde Counter Strike, GTA Vice City ve NFS: Underground gibi dönemin popüler oyunlarında takılmaktaydılar. Türk oyuncularda bulunan bu genel MMO açlığını gidermek için ücretsiz bir oyun gerekiyordu. O oyun aynı zamanda kolay anlaşılır ve oynanabilirliği yüksek bir oyun olmalıydı...


Mgame ve Noah System tarafından tahmini olarak 2002 yılında geliştirilmeye başlanan Knight Online işte tam da bu eksik kalan parçaları tamamlayan bir yapımdı. Knight, 2004 yılında piyasaya çıktığında Amerika ve Avrupadan çok Asya sunucularına yoğunlaşmış ve yatırımlarını ona göre yapmıştı. Oyunun kapalı beta sunucusu olan Adonis ise her ülkeden oyuncu tarafından oynanabilmekteydi ki ülkemizde de bu sunucuya ilgi oldukça yoğundu desek yeridir. Knight Online’ın resmi dağıtıcılarıise oyunun ücretli kapalı betanın ardından ücretli modele geçiş yapacağını duyursa da hatalarını erken anladı ve Knight Online’ın ücretsiz olacağının sinyallerini verdi.

‘’Ortaokula yeni başlamıştım ve evimizde bilgisayar yoktu. Kuzenim benden yaşça büyüktü ve bilgisayarın başında bir oyun oynuyordu. Kendi yarattığı karakteri geliştirebildiğini söylüyor ve sürekli şimşekler atan bir yaratığa vuruyordu. Yanında ise onunla aynı amacı taşıyan 5-6 karakter daha vardı.. Bana onların da kendisi gibi oyuncular olduğunu söylediğinde çok şaşırmıştım. Karakterinin üzerindeki eşyaları sürekli olarak değiştirebiliyor ve ona farklı takılar takarak onu güçlendirdiğini söylüyordu. Onu saatlerce izledikten sonra bana da bir karakter yaratmıştı. Yeşil bir cildi ve kaslı bir vücudu olan bu karakter ile solucanlara vurmaya başladım. Arada bir levelım artıyordu ve üzerime yeni eşyalar alıyordum. Yıllardan 2004, Ares serverı yeni gelmiş ve ben bir Karus Warrior oynuyordum. Yıllarca sürecek Knight Online maceram yeni başlıyordu...’’

Tıpkı yukarıda anlattığım hikayede olduğu gibi Knight Online, oyuncuların oyunu birbirinden görerek öğrenmesi ile hızla oyuncu kazanmaktaydı. Şüphesiz bu yayılımda en büyük rolü internet üstlenmişti. Tek oyunculu oyunlardan sıkılanlar bu yeni oyunu gördüklerinde hemen başlıyor ve bu evrene ilk adımlarını atıyorlardı. Evlerinde henüz bilgisayar bulunmayan binlerce insan, saatlerini internet kafelerde çar kasarak harcamaya başlamıştı ve Knight Online’ın ülkemizde ki pazar değeri gitgide büyümekteydi.


Knight Online, 2005 yılına gelindiğinde Ares, Dies, Xigenon, Beramus ve Cypher isminde 5 farklı sunucuya sahipti. Oyunun sunucularının yaklaşık olarak %75’ini Türk oyuncuların oluşturuyordu. Fakat oyun grafik ve oynanış olarak çağın gerisinde kalmaya başlamıştı. Silkroad, Mu Online ve Lineage II gibi yapımlar da Türk oyuncular tarafından denenmeye başlanmıştı ve Knight Online kan kaybediyordu. Ayrıca oyuncular arasında yavaş yavaş yayılmaya başlanan dupe yani eşya kopyalama olayı da can sıkmaktaydı. Yapımcılar geç olmadan bir müdahelede bulunmalıydı.

‘’Bir sabah uyandığımda her yerde yeni gelcek patch ile ilgili haberlere rastladım. Oyuna Fire Drake adında yeni bir güncelleme gelecek ve hile kullanımı durdurulacaktı. Ayrıca yeni PvP haritaları ve yeni eşyalar da geliyordu. Herkes çok mutluydu, herkes oyuna yeniden bağlanmıştı. Fakat bu iyi birşey miydi, yoksa sonun başlangıcı mı? 1299 patchi bir dönemin sonuydu... Oyuna bir sonraki girişimde ekranda K2 Network ve Gamersfirst yazılarını bir arada görüyorduk. Ayrıca para birimi de Noah yerine, Coin olmuştu. Oyun ise birçok açıdan değişmişti...’’

Fire Drake’in ardından oyuna çok sayıda yeni sunucu eklendi. Oyunun hızla yayılması ile yeni nesil oyuncuların ilk durağı Knight Online oluyordu ve oyuncu sayısının büyümesi ile oyunun reel bir pazarı da oluşmuştu. El altından yapılan oyun içi coin satışları hızla büyümekteydi. İnsanlar oyuna deli gibi para yatırıyordu ve para veren oyunda daha iyi bir noktaya geliyordu. Oyunun yeni yayıncısı Gamersfirst ise bu satışları destekliyor ve bazı illerdeki internet kafelere satış yetkisi veriyordu. Bu gidişat bazıları için oldukça iyi bazıları için ise oyunu bırakma sebebi olsa da Knight Online her geçen gün oyuncu kazanmaya devam ediyordu.

Oyunda gerçek para ile daha iyi eşyalara sahip olmak yalnızca yüksek levellarda önemliydi. Bu yüzden herkes bir an önce levelını yükseltmek istiyordu. Hızlı level kasmak için birçok taktik bulunmaya başlanmıştı fakat bir gün çok ilginç bir şey çıktı. Bir program sayesinde karakteriniz otomatik olarak saldırı yapabiliyordu ve kendine pot basabiliyordu. Henüz basit bir mekanik ile çalışsa da bu programa güzel bir arayüz tasarlanmıştı. Bİrçok kişi programa yeni özellikler yazandırıyor ve kendi isimlerini veriyorlardı. Anlattığım bu hile tahmin edebileceğiniz üzere ‘’Koxp’’.

‘’Okuldan kaçmıştım ve deli gibi yağmur yağıyordu. Mersin’in alışık olmadığı şekilde yağıyordu bu sefer. Yanımda ki arkadaşım ile bir internet cafe arıyorduk. Hem sığınmak hemde biraz oyun oynamak için. İnternet cafenin camında bir yazı gördük. ‘’Ares’de GB = 5 TL’’ yazıyordu.. Cebimde ki 15 liraya 3 GB aldım. İlk defa bu kadar param olmuştu. Iron Bow aldım hemde +7. Eve döndüğümde ise herkeste koxp olduğunu gördüm. Benim silahım iyiydi fakar partiye alınmıyordum. Çünkü hile kullanmıyordum.’’

Oyunun yetkililerinin yaptığı en büyük hata hileye izin vermek olmuştu. Her yeni patch ile bu açığı kapatmaya çalışsalar da patch çıktıktan en fazla 2 saat sonra yeni koxp sürüme de çıkıyordu. Hatta iş tekele binmeye başlamıştı. Asya tabanlı bir geliştirici firma HeavenFire adında bir hile programı tasarlamıştı. Her şeyi sizin için yapan bu program ücretliydi ve kredi kartınız yoksa dahi birçok siteden PTT ya da mobil ödeme ile satın alabiliyordunuz. Hile patmamıştı. Artık hile kullanmadan Knight Online oynamak sadece aptallıktı. En azından son seviyeye kadar....

Oyun uzun yıllar bu şekilde devam etti. Gelen büyük ve küçük çaplı güncellemeler ile oyuncular hep mutlu tutulmaya çalışılsa da hem koxp satıcıları hem de K2 Network adeta para basıyordu. Sürekli açılan yeni sunucular ile eski oyuncuları oyuna geri döndürmek hedeflense de koxp buna müsaade etmiyordu. Knight Online’ı bu şekilde kabul etmek gerekiyordu artık. Son levela kadar koxp ile kasılan, son levelda ise gerçek para ile item alınan bir oyun olarak. Ara ara hile kullananlara ban atılsa da yeterli gelmiyordu. Bir yandan da hack olayları başlamıştı. Yüksek seviye karakterler hackleniyor ve oyuncular sürekli bu korku ile yaşıyorlardı. Oyunun gerileme dönemi başlamıştı.



Ben de dahil birçok oyuncunun oyunu bırakmasının ardından yapımcı şirket sürekli olarak yeni itemlar ile oyunu canlı tutmaya başlamıştı. Fakat hile PvP’ye yani CZ’ye de sıçramış ve NP transferi başlamıştı. K2 Network’ün başarısızlığı artık su götürmez bir gerçekti. Ve 2012 yılında Gamersfirst, Knight Online üzerindeki bütün yayın haklarına son verme kararı aldı. Oyun NTT Game adında ülkemizde çok yeni bir firmaya geçti. Karakterler ise yeni bir sunucuya taşınıyorlardı. Tahmin edersiniz ki bu taşıma işleri oldukça zordu ve birçok karakter databaselerden silinmişti. BU büyük rezillikten sonra Knight Online eski ihtişamlı günlerinden uzaklaştı. Oyun halen yayında ve birçok oyuncusu var. Fakat Knight Online o eski internet kafe çocuklarını bu günlerde mumla arar durumda.

İşte bu noktada artık yazımızın sonuna geliyoruz sevgili okurlar. Tabii ki hiç değinmediğim onlarca şey var. Fakat en azından benim için önemli olan tüm noktalara değindiğimi düşünüyorum. Şüphesiz ki Knight Online, Türkiye’de bir MMO pazarı başlatmıştır. Birçok oyunda kullanılan ‘’Teleport, 400k, item, boss’’ gibi terimler ilk kez Knight Online için ağıza alınmıştır. Knight Online Türk oyunseverler için bir devirdir. Oynamamış da olsanız o yıllarda ismini mutlaka bir kez de olsa duymuşsunuzdur. Belki de ‘’Kınayt’’ diye durmuşsunuzdur .

‘’Ne olursa olsun Knight Online o açılış ekranında gidip gelen topuzdur, Kekuri Ring kovalamaktır, babanın cebinden para yürütüp GB almaktır, MSN koxptur, pelerinli clana girmektir, ‘’aga 2k pls tp olcam’’ dır, Mage town yapmaktır, F9Devil’dir, 0000000’dır, Kunt’dur, HitMachine’dir. Knight Online internet aleminde varolmaktır, kendini karakterin yerine koymayı öğrenmektir. Knight Online Türkiye’de 2004-2010 yılları arasında OKS, LYS ve ÖSS puanlarının düşüş nedenidir. Bitmiş bir efsanedir.’’
 
Üst